anayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Yenilik, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Iliana Ivanova, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde basına kapalı düzenlenen “Türkiye-Avrupa Birliği, Bilim, Araştırma, Teknoloji ve Yenilik Yüksek Düzeyli Diyalog 2. Toplantısı”na katıldı.
Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kacır, Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı’nın, ikili ilişkileri daha odaklı bir şekilde, en üst mercilerden ele almayı amaçlayan bir mekanizma olduğuna işaret ederek, toplantı çerçevesinde AB ile ikili ilişkileri en üst seviyede ele alarak önemli ve kapsamlı bir gündem etrafında verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini söyledi.
Kacır, bilim ve teknoloji politikaları, sanayinin yeşil ve dijital dönüşümü, Türkiye’nin AB fonlarından daha etkin yararlanması, bilim ve AR-GE ile ilgili AB yapılarına katılımının artmasının da aralarında yer aldığı konularda önemli istişarelerde bulunduklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Ülkemizin Avrupa Araştırma Alanı’na entegrasyonunu artırabilmek amacıyla önerilerimizi ve iyi uygulama örneklerimizi karşılıklı olarak paylaştık. Bilim, teknoloji ve inovasyon politikalarımızdaki önceliklerimizi ortaya koyduk. Yeşil ve dijital dönüşüm alanında son dönemde kaydettiğimiz ilerlemeleri paylaştık. İkiz dönüşümde ortak hedeflerimizin gerçekleştirilmesi için ‘Ufuk Avrupa’ ve ‘Dijital Avrupa’ başta olmak üzere ‘Birlik’ programları ile ‘Katılım Öncesi Yardım Aracı’ arasındaki sinerjinin artırılması gerekliliğini ele aldık. Son olarak inovasyon eko-sistemlerimizin entegrasyonunu sağlamak amacıyla teknoloji transferi ve girişimcilik alanında işbirliği fırsatlarını değerlendirdik.”
Bugün gerçekleştirdikleri toplantının aynı zamanda ülkedeki önemli başarıların ödüllendirilmesine de vesile olduğunu ifade eden Kacır, “Avrupa Birliği’nde dönüştürücü değişimi ve yenilik odaklı büyümeyi teşvik etmede kadınların önemli rolünü vurgulayan, Avrupa Yenilik Konseyi ve KOBİ Yürütme Ajansı ile Avrupa Yenilik ve Teknoloji Enstitüsü tarafından ortaklaşa yönetilen ‘Avrupa Kadın Yenilikçiler Ödülü’nü bu yıl, biyoteknoloji alanındaki başarılı çalışmaları ile Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sayın Rana Sanyal kazandı. Sayın Sanyal’ın bizleri gururlandıran bu başarısı, Türkiye’nin bilimsel araştırma altyapısında kadınların güçlü bir ses olduğunu göstermekte.” diye konuştu.
Bu başarının, Türkiye’nin bilim ve teknoloji alanındaki yeteneklerinin ve potansiyelinin küresel alanda tanınmasına da önemli bir katkı sağlayacağını dile getiren Kacır, diğer bir gelişmenin ise inovasyon alanında TÜBİTAK’ın üç inovasyon programının, Avrupa İnovasyon Konseyi Plug-in mekanizmasında yer almaya hak kazanması olduğunu anlattı.
Kacır, “Bu sayede TÜBİTAK’ın bu programlarından destek alan şirketler, Avrupa İnovasyon Konseyi Hızlandırıcı Programı’na TÜBİTAK aracılığıyla başvurabilecek olup, inovatif şirketler için bu olanak büyük fırsatlar sağlayacak. Ayrıca yıl sonu itibarıyla Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsünün topluluk merkezlerinden biri Türkiye’de kurulmuş olacak. Bu merkez, Türkiye’de temsili olmayan tematik alanlar da dahil olmak üzere enstitünün tüm çağrılarına temsiliyet kazandıracak.” ifadelerini kullandı.
Çok ortaklı projelerde koordinatör olarak yer alan kuruluş sayısını 40’a yükselttik”
Bakan Kacır, milli teknoloji hamlesi doğrultusunda, Türkiye’nin AR-GE ve inovasyon altyapısını adım adım güçlendirerek teknolojide öncü Türkiye’yi inşa etiklerini dile getirdi.
Bilimde, teknolojide ve inovasyonda uluslararası işbirliklerini bu vizyonun olmazsa olmaz bir parçası olarak gördüklerine dikkati çeken Kacır, şunları söyledi:
“Bu bakış açısıyla araştırmacılarımıza, girişimcilerimize, sanayicilerimize ve KOBİ’lerimize Avrupalı ortaklarıyla beraber çalışma imkanı sunan AB programlarına katılımı ve bu programların sunduğu imkanlardan en üst düzeyde yararlanmayı stratejik öncelik olarak belirledik. 2003 yılından bu yana aktif olarak yer aldığımız AB Araştırma ve Yenilik Programlarında son yıllarda elde ettiğimiz başarılar, Türkiye’nin Avrupa araştırma ve inovasyon ekosisteminin önde gelen paydaşları arasında olduğunu gösteriyor. Türk araştırmacılar ve yenilikçi firmalarımız, bu programlardan etkin faydalanmamızda en fazla katkı sağlayan aktörler.
Araştırma ve inovasyon alanında, Avrupalı ortaklarımızla somut işbirliğimizin örnekleri arasında dünyanın en büyük sivil AR-GE programı Ufuk Avrupa’da ülkemizin başarı grafiği yer alıyor. 2021-2027 yıllarını kapsayan Ufuk Avrupa Programı’nda, 2021 yılından bu yana 1107 Türk yürütücünün dahil olduğu 486 proje aracılığıyla 243 milyon avro hibe desteğini Türkiye’ye kazandırdık. Buna ilave olarak, çok ortaklı projelerde koordinatör olarak yer alan kuruluş sayısını da 40’a yükselttik. 700 milyon avroyu aşan fon büyüklüğüyle yeşil ve dijital dönüşüm başta olmak üzere, AR-GE, teknoloji transferi ve ticarileştirme projelerini destekleyen Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA), AB-Türkiye arasındaki bilim, teknoloji ve inovasyon işbirliğini kuvvetlendirmede kilit rol üstlenmekte.”
“Dijital Avrupa programında Türkiye’nin aktif olarak yer alması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, geçen yıl Türkiye’nin Dijital Avrupa programına katıldığını anımsattı.
Kacır, AB’nin dijitalleşme ve inovasyon alanında inşa ettiği altyapılardan yararlanılmasına imkan tanıyacak, ülkedeki KOBİ’lerin dijital ve yeşil dönüşümüne katkı sunacak, beşeri sermayenin yeni dijital beceriler kazanmasını sağlayacak programda da Türkiye’nin aktif olarak yer alması için çalışmaları sürdürdüklerini anlattı.
Araştırma ve inovasyon ekosistemi, planlı endüstri alanları, girişimcilik kültürü ve nitelikli insan kaynağıyla küresel bir üretim üssü haline gelen Türkiye sanayisinin, her geçen gün Avrupa değer zincirindeki güçlü rolünü perçinlemeye devam ettiğine dikkati çeken Kacır, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Güneş paneli, beyaz eşya, ticari araç, düz cam ve çimento gibi birçok alanda Avrupa’da lider konumda olan sanayimizin rekabetçiliğini korumak ve 2053 net sıfır emisyon hedefimizi hayata geçirebilmek amacıyla ikiz dönüşümü her daim ajandamızın en üst sıralarında tutuyoruz. Bu kapsamda stratejilerden yol haritalarına, projelerden destek programlarımıza kadar proaktif bir politikayı hayata geçirdik.
Bakanlıklarımızın koordinasyonunda hazırladığımız ‘Yeşil Mutabakat Eylem Planı’ ile ‘Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum sürecindeki stratejik adımlarımızı belirledik.
AB ile ihracatımızın yüzde 12,7’sine karşılık gelen, alüminyum, çelik, gübre ve çimento sektörlerinin sera gazı salımının azaltılması için Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasının desteği ve ilgili paydaşlarımızla birlikte yol haritalarımızı hazırladık. TÜBİTAK tarafından tasarlanan ‘Sektörel Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritaları’ ile ekonomimiz için hayati öneme sahip, birçok sektöre temel girdi sağlayan ve karbon emisyonu açısından öne çıkan demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, plastik ve kimya sektörlerindeki sanayi kuruluşlarımızın teknolojik ihtiyaçlarını tespit ettik.”
Bakan Kacır, diğer yandan yeşil dönüşümü başarı ile gerçekleştirmelerine imkan sağlayacak finansman altyapısını da oluşturduklarını vurgulayarak, “Dünya Bankasıyla işbirliği içerisinde hayata geçirdiğimiz ‘Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi’ ve ‘Türkiye Yeşil Sanayi Projesi’yle sanayimizin yeşil dönüşüm odaklı gerçekleştireceği yatırımlar ve teknoloji geliştirme çalışmaları için 750 milyon dolarlık bir finansmanı harekete geçirdik.” diye konuştu.
“Gümrük Birliğinin revizyonu bir tercihten öte zorunluluk halini almıştır”
Bakan Kacır, Türkiye’nin güçlü AR-GE ve teknoloji ekosistemi, nitelikli nüfusu ve yenilikçi girişimcileri ile Avrupa’nın kalbinde yer aldığını belirterek, Avrupa ve Türk Araştırma Alanı’nın entegrasyonunu sağlamak adına somut işbirliği mekanizmaları geliştirdiklerinden bahsetti.
Bu mekanizmaları ve programları sadece Türkiye’ye kazandırdıkları fon ve finansal olanaklar olarak değerlendirmediklerini vurgulayan Kacır, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Aynı zamanda Türk ve diğer Avrupalı paydaşları bir araya getiren, birlikte çalışmaları için fırsat sağlayan yapılar olarak görüyoruz. Bu nedenle Türk araştırmacılarımızın, mühendislerimizin ve yenilikçi firmalarımızın diğer Avrupalılarla birlikte çalışmalarını teknoloji ve AR-GE transferlerini kolaylaştırmak adına yapay engelleri kaldırmamız elzem. Avrupa’nın inovasyon ve teknoloji ekosistemine dinamizm ve ivme kazandıran genç araştırmacılarımız ve girişimcilerimiz için vize muafiyetinin kritik öneme haiz olduğunu belirtmek istiyorum.
Aynı zamanda Gümrük Birliğinin mevcutta yaşanan sıkıntılar ve küresel ticarette yaşanan gelişmeler dikkate alınarak revizyonu, Türkiye ile AB arasında karşılıklı ticaretin ortak fayda temelinde daha ileriye taşınması için bir tercihten öte zorunluluk halini almıştır. Bu kapsamda Avrupalı ortaklarımızla karşılıklı somut girişimlerimiz ve çalışmalarımız devam edecektir. Türkiye’nin AB ile sürdürülebilir, güçlü, tam üyelik hedefiyle uyum içinde olan, bilimsel ve teknolojik işbirliğine dayalı taahhüdü, karşılıklı ilerleme ve ortak refah elde etmeye yönelik gösterdiği özverinin bir kanıtıdır.”
AB’den Türk araştırmacılara 20 yılda 743 milyon avroluk destek
AB Komisyonu’nun Yenilik, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Iliana Ivanova da bilim araştırmaları, teknoloji ve inovasyona ilişkin ikinci üst düzey diyalogları için Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır ve ekibi ile İstanbul’da bir araya gelmelerinin kendileri için büyük onur olduğunu söyledi.
Bugün özellikle yeşil dönüşümün desteklenmesinde eğitim, araştırma ve inovasyonun oynadığı önemli rolün altını çizmek üzere buluştuklarını dile getiren Ivanova, AB ile Türkiye arasında bilim araştırma, teknoloji ve inovasyon alanındaki işbirliklerine değindi.
Ivanova, “Geçtiğimiz 20 yılda Türkiye’den araştırmacılar, bilim insanları ve inovasyoncular programlarımızdan 743 milyon avro kazandı. Türkiye’de bir Avrupa İnovasyon Konseyi ve Teknoloji Topluluğu Merkezi kuracağız.” dedi.
Türkiye’nin Avrupa sanayi ortaklıklarına aktif katılımının öneminden bahseden Ivanova, yeşil dönüşüm, endüstriyel karbonsuzlaştırma ve akıllı şehirler noktasında daha iyi işbirlikleri yapabileceklerini anlattı.
Ivanova, bugünkü toplantının dijital eğitim ve girişimci becerileri alanındaki ortak çabaları değerlendirmek için çok önemli bir fırsat olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Yeşil ve dijital geçişi mümkün kılacak dönüştürücü çözümleri ancak eğitim, araştırma ve inovasyon alanlarında güçlerimizi birleştirerek bulabileceğimizi biliyoruz. Tüm Türk toplumunun araştırmacılarını ve yenilikçilerini bu Avrupa girişimlerine aktif olarak katılmaya davet ediyorum. Katkılarınız ortak geleceğimiz için çok önemlidir.”