TÜRKİYE-ERMENİSTAN SINIR KAPILARININ AÇILABİLİRLİĞİ

TÜRKİYE-ERMENİSTAN SINIR KAPILARININ AÇILABİLİRLİĞİ

Yazının başlığının “Türkiye-Ermenistan sınır kapısı” değil de “Türkiye-Ermenistan sınır kapıları” şeklinde ifade edilmesinin sebebi, Türkiye ile Ermenistan arasında biri Iğdır ili sınırlarında olan “Alican Sınır Kapısı” diğeri de Kars ili sınırları içerisinde yer alan “Akyaka Sınır Kapısı” diğer adıyla “Doğu Kapı” olmak üzere iki kapının bulunmasıdır. Bu kapılar 1993 yılından beri kapalı durumdadır. Çünkü Türk-Ermeni ilişkilerinde Azerbaycan’la da bağlantılı olarak sorunlar yaşanmaktadır. Sınır kapısına yönelik her olumsuz bakışın temel sebebi de bu sorunlardır. Bu sorunların çözülmesi durumunda, tarihte uzun yıllar Türkiye ve Azerbaycan’ın birlikte yaşamış ve Türkiye’nin sınır komşusu olan bu ülkenin öncelikle kendisinin büyük menfaatleri vardır. Hiçbir denize bağlantısı olmayan Ermenistan’ın hem ekonomik hem de politik istikrarı için Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olması önem arz etmektedir. Ermenistan’ın Türkiye ile iyi ilişkiler kuramamasının ve sınır kapılarının kapalı olmasının temel üç sebebi vardır 1-Hiçbir hakkı olmamasına rağmen Türkiye’den toprak talebinde bulunması, 2-Asılsız soykırım iddialarının sürekli gündeme getirilmesi ve 3- Karabağ Zaferine kadar Azerbaycan’ın topraklarının yaklaşık %20’sini işgal etmiş durumda olması, Karabağ zaferi sonrası ise henüz tam bir antlaşma imzalanamamış olmasıdır (özellikle Zengezur Koridoru konusunda). İşte Ermenilerin bu üç yanlış politikası Türkiye ve Azerbaycan ile normal diplomatik ilişkiler kurmasına engel olmuştur ve bu yüzden de sınır kapıları kapalı tutulmaktadır.

Aslında, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde yaşanan sorunların kaynağının bugün Ermenistan’da oturan Ermenilerin olmadığı, asıl kaynağın tarihi süreç içerisinde ABD’ye ve diğer gelişmiş ülkelere yerleşen ve bu ülkelerde etkin hale gelen Ermeni diasporasıdır denilebilir. SSCB’nin dağılması sonrasında Rusya’nın yaklaşımı, günümüzde de ABD ve Fransa gibi batılı ülkelerin etkileri ile Türkiye ve Azerbaycan ile Ermenistan arasında sorunların çözülmesi süreci uzamaktadır. Böylece sınır kapıları da kapalı olmaya devam etmektedir. Sınır kapılarının kapalı olmasına sebep olan yukarıda belirtilen üç sebebin bir tanesi Karabağ Zaferi ile ortadan kalkmış bulunmaktadır. Diğer iki sebep ise artık mevcut Ermenistan yönetimi tarafından en azından dillendirilmemektedir. Bu nedenle; Türkiye’nin Sınır kapılarını açması Karabağ Zaferine kadar rasyonel gözükmemesine rağmen, Zafer sonrası belirtilen gelişmelerin yaşanmasına bağlı olarak kapıların açılmasının yakın gelecekte mümkün olduğunu göstermektedir. Çünkü kapılar Karabağ Zaferi öncesi açılmış olsaydı; 1-Azerbaycan, Türkiye ile olan ilişkilerini hemen kesecekti. 2- Ermenistan sınır kapılarının açılmasıyla Türkiye’nin elde edeceği kazanımlar, kaybedeceklerinden çok az olacaktı. Örneğin, bütün bilimsel hesaplamalara göre toplam kazancı 60-70 milyon dolar civarında olacaktı. Oysa Türkiye’nin Türk Dünyası ve bağlantılı ülkeler nezdinde maddi ve manevi kaybedeceklerinin karşılığı milyarlarca dolardan fazla olacaktı. 3- Sorunlar halledilmeden kapıların açılması, Ermenistan’ın yanlış politikalarında ısrar etmesi için cesaretlenmesine sebep olacaktı ve Karabağ Zaferi sonucuna ulaşılması güç olacaktı. 4- Türkiye’nin şimdiye kadar uygulanan politikalara boğun eğdiği bundan sonra da kapıları kapatmayı göze alamayacağı gibi bir kanı oluşturacaktı. Bu durum, Ermenistan’ın şimdiye kadar ortaya attığı iddiaların doğru olduğu yönünde de algı oluşturabilecekti.

Sonuç olarak, Ermenistan sınır kapılarının açılması ve bu ülke ile ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi Türkiye’den çok Ermenistan için önem arz etmektedir. Çünkü Türkiye Ermenistan için adeta bir dünyaya açılma yolu konumundadır. Hem tarihte yüzyıllarca Türklerle birlikte yaşamaları hem de ekonomik ve coğrafi açıdan dünyanın önemli bir gücü olan Türkiye ile iyi ilişki kurmaları Ermenistan’ı ve Ermenileri rahatlatacak bir durumdur. Bunun en açık göstergesi de yaklaşık 100 bin işsiz Ermeni’nin Türkiye’de çalışıyor olmasıdır. Diğer taraftan Ermenistan’ın Türkiye bağlantılı olarak Avrupa’ya açılması da daha kolay olacaktır. Ancak tüm ifade edilenlerin gerçekleşmesi için Zengezur Koridoru’nun bir an önce açılması gerekmektedir. Aksi takdirde sınır kapılarının açılma süreci de uzayacaktır.

Not: ayrıntılı bilgi elde etmek için Kerem Karabulut tarafından “Yeni Türkiye Dergisi, Ermeni Meselesi Özel sayısı, V. Cilt, Yıl 20, Sayı 64, Eylül-Aralık 2014”te yayımlanan “Türkiye Ermenistan Sınır Kapılarını Açmak veya Açmamak“ Siyasi ve Ekonomik Bir Değerlendirme” adlı makaleye bakılabilir.

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir