EMEKLİ

EMEKLİ

 

Son yerel seçim sonrası sosyal medya üzerinden emekliye hakarete varan paylaşımlar in yapıldığını üzntü ile gördük oysa emekli son seçimde hiç bir taşkınlık yapmadan defalarca uyardı bizi sürünmeye mahküm etmeyin biz her zaman size oy verdikş başka mezralara bizi yönlendirme diye aylarca haykırdı durdu. Başta Maliye Bakanı ve tüm yöneticiler bu sese kulak asmadılar adam sende isstediğin kadar sitem et ben bu parayı vermem hazinem müsait değil sen bununla geçin der ve Bakan yardımcıları ve diğer tüm kesimlere bolca para verirken elbette emekli öyle sanıldığı kadar birikimsiz deneyimsiz cahil değildir. Gerekeni istemeyerek yapacağım dercesine ikaz etti uyardı.

Sayın Maliye Bakanı izlediği politikalaarla maalesef Ekonomi

düzelteceği yerde her geçen gün uçuruma doğru sürüklemektedir,tabi ki hükümeti de zor durumlara soakmaktadır.

Ekonomi eğitimi alan hiç bir ekonomist vergi oranlarını attırarak bir ülkenin ekonomissinin düzeleceğine inanmaz, inanmamalıdır

o nedenle Mehmet Şimşek bu işe devam edecekse bir bilenle değil birçok bilenlerle masaya oturup yeniden bir ekonomik model çizmeli. Uyarıyorum Şimşek politikaları katı merkeziyetçi halkı perişan edecek politikalardır. Bunun bedeli ilerde çok daha ağır olur ve Türkiye kendine br aşka yol çizer. Süleyman Demirelin sözü yine aklımıza geldi ve boş te ncerenin yıkmayacağı iktidar yoktur sözü günümüzde de önemini koruduğunu bir kez daha gördük ve yaşadık.

Emekliye hain diyenlere de şunu söylemek isterim o hain ilan ettiğin kişi lastik ayakkabı ile çuval bozulup dikilen pantolonla sırtında yük taşıyarak seni büyüttü ve seni ülke yönetiminde söz sahibi yaptı ve sen ona açlığı, yoksulluğu ve sefaleti layık gördün. Sen çalışanlara yüzde seksen vereceğine yüzde altmış verip en az30 yıl bu ülkede katma değer üretip sana her ay 10 çeyrek altın emanet eden babana her ay 2 çeyrek altın geri vermeni çok doğru bir yol olarak görürsen emekli de sana sarı kartını istemeye

istemeye gösterir.

Şunu kafanıza iyice koyun emekli sizden sadaka istemiyor. Adam gibi size ödediğive emanet ettiği parasını çalışamayacak duruma geldiğinde onu geri istiyor. Geçimini sağlamak için. İnsan gibi yaşamak için. Kİmseye muhtaç olmamak için. Emekli kimsenin sırtında yük değildir.

Bu Sosyal Güvenlik kurumunu devlet bir türlü yönetemiyor. Her yıl zarar ediyor, bunun bir çözümü olmalı, çekil ve insanlara banka garantili ve denetleme şirketleri kontrolünde bir de üst denetleme şirketi kurulsun ve de bir değil 4  şirket veya fazlası kurulsun onlar rekebet ederek insanları sigorta etsin en çok prim ve emekli maaşı kim verirse vatandaş onu tercih etsin Sen de kurtul yani bu işi özelleştir.

Aslında devlet icra etmemeli, devlet yönetmelidir.

Bunları söylemekten dilimi tüy bitti ama ya ben anlatamadum ya sen anlamayusun diye bir şarkımız var şimdi de o geldi aklıma.

Emekliler için kimsenin konuşacağı bir söz yok çünkü emekli sözlü uyarısını defalarca yaptı ve sonunda dayanamadı istemeye,istemeye sarı kartını gösterdi. Bİr çok emekli sandığa gidip bir başka partiye oy vermeyi tercih etmemek için sandığa gitmedi birileri de sandığa giderek başka partilere oy verdi. Bu olacaktı ve bunu görmek gerekiyordu onlarca uyarılara rağmen bile bile bir ülke kaderini tayin hakkı bir başka partiye teslim edildi.

Yanlış adaylar da işin bir başka yönü idi. Ben sadece İstanbul için bir cümleyle ifade edeyim. Murat Kurum İstanbul için çok yanlış bir seçimdi onun yerine İstanbul da yıllarca belediye içinde ünlenen ve en iyi İstanbulu bilen Mehmet Tevfik Göksu aday olsaydı İstanbul kazanılırdı.

Bunun gibi hemen hemen her ilde bu yanlışlar yapılmıştır.

Bu seçimlerin kaderini gençler ve emekliler belirlemiştir. Bİzden söuylemesi gerisini düşünmek size kalıyor..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir