VİCDAN…
Şerafettin Şıvkın
Ne dünya.
Ne hayat.
Ne yaşam böyle!..
Sadece 9 milyon 350 bin nüfusa sahip İsrail baş belası olmuş durumda!..
Tüm dünyanın gözü önünde çoluk çocuk, yaşlı genç, hastane okul demeden Müslüman gördüğü üç ülkeyi uzaktan bomba ile acımasızca vurup öldürüyor.
Demokratik ülke olduğunu iddia edip hak, hukuk, adaletten bahseden AB ve ABD ülkeleri sus pus durumda.
Bir kere her şeyden önce buna vicdan razı olmaz.
Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan ABD toplantısında barış anlaşması yapılması gerektiğini açık ve sert bir dille ifade etti, kös kös baktılar.
Hak, hukuk, adalet, insanlık ve vicdana sahip hiçbir ülke bu zulmü kabul etmez.
Çünkü katledilen sivili halk ve çocuklar!
Bu…
Savaş dersen savaş değil.
İnsanlık dersen insanlık değil.
Üstelik…
Orada vurulan ve öldürülenler size saldıran veya savaş ilan eden değil; sivil halk, çoluk çocuk!
Hadi insanlıktan nasibini almamak bir yana, daha önce tüm dünya ülkelerinin başına bela olan bir göçmen sorunu var ve bununla daha da oluşacak.
Çünkü…
Bu katliamla oradaki masum halk ülkelerinden göçe zorlanıyor.
Nereye.
Kime.
Hangi ülkeye gidebilir bu insanlar!
Madem Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’ın İsrail’in katliamına karşı ısrarlı barış önerilerini dikkate almadınız, o zaman orada göçe zorlanan halkı ABD ülkesine kabul etsin.
Yoksa oh ne güzel.
O ülkeye, bu ülkeye sen kabul et demek kolay.
Tüm bunları dememdeki gaye böyle küçücük (İstanbul’un yarısı kadar) nüfusa sahip İsrail’in ABD oluru olmadan adım bile atmasının mümkün olmadığı.
Eğer isterse anında bu katliamı durdurabilir.
Durdurmazsa sonuç hüsran olur.
Göçmen sorunuyla daha önce komşu ülkeler büyük sıkıntı yaşadı/yaşıyor.
Yaşamasın…
Vicdan olsun.
Ölüm olmasın!..